31 MART & İRADE DEVRİMİ
Evet, işte tamda onun için diyorum; “Burası Selçuk”
31 MART & İRADE DEVRİMİ
Yarın ayın 29’u.
Tam bir ay kaldı sandıkların seçmen önüne getirilmesine…
31 Mart akşamı Selçuk halkı 5 yıllığına kendisine başkanlık yapacak ismi seçecek.
Bilirsiniz siyasette meşhur “ceket koysan” muhabbeti vardır. Bu nedenle özellikle bölgesinde güçlü olan partiler gösterdikleri adaylarla bu savın doğruluğunu çoğu kez ispatlamıştır.
Ağırlıklı olarak genel seçimlerde ortaya konan bu tavrın yerel seçimler için de geçerliliğini kabul etmek hayli zordur. En azından yerel dinamiklerin gerçekliği ve günümüzde siyasete mesafeli olan halkın artış oranını dikkate alırsak bunu daha iyi kavrayabiliriz.
Yerelde siyasi oligarşiler tarafından halka dikta edilen kulelerinin nasıl yıkıldığını önceki “aday mı parti mi” başlıklı yazımda örneklerle açıklamıştım.
Şanlıurfa örneğinini bilmeyenimiz yoktur mesala.
Yeri gelmişken burada da aktarayım. Sevdiğim bir arkadaşım “ama orası Urfa” demişti.
Evet işte tamda onun için “burası da Selçuk” cevabını vermiştim.
Dayatmayı ve kendisine “keklik seçmen” muamelesi yapılmasını asla kabullenmez. İradesine tahakkum koydurmaz. Selçuk’un demokratik ve yaşam tercilerine olan saygınlığını es geçmemek, asla hafife almamak lazım.Özgürlüğüne olan düşkünlüğünü ise hiç saymıyorum....
İRADE DEVRİMİ
12 Eylül ihtilali sonrası Selçuk’un diktaya nasıl karşı durduğunu bir ortamda sevgili Cumhur Katrancı anlatmıştı. Doğrudur...
Bu düşünceyi (aynı zamanda resmi veriyi) destekleyen bende bir ekleme yapayım. İsterseniz sizlerde Selçuk’un siyasi tarihini bir göz gezdirin / araştırın.
22 yıllık AK Parti iktidarında kaç defa ilçe kongresi yapılabilmiş. Genel Merkezin dayatmasına delegeler nasıl karşı duruş göstermiş. Çok uzağa değil 2 yıl geriye bakın...
Daha çok örnekleri vardır. Yaşadıklarım / şahit olduklarımın ötesinde....
Mesela Osman Başterzi adını Türkiye (özellikle Ankara) nereden / hangi ilçeden öğrendi sanıyorsunuz?
Sorun Osman abi anlatsın...
Demem o ki dostlar, “sen düşünme - sorgulama, ben senin adına düşünürüm” yahut “ben senin adına karar veririm” saygısızlığının, “kişiyi yok sayma hastalığı”nın bedelini seçmen sandıkta çok ağır ödetir..Dedim ya! BURASI SELÇUK
Bunun yerel siyasi tarihimizde örnekleri çoktur.
Selçuk’u ilgilendiren 31 Mart seçimleri de bu örneklerin gerçekliğini inanılmaz bir sonuçla hissedilir kılacaktır.Hemde ne hissediş...
Kenti kim daha iyi yönetecekse, seçmen oyları o yöne akıtacak/ tercih edecek..
Kent siyasetini toz duman edecek rüzgarın esintilerini göremeyenler için de son bir hatırlatma:
3 Kasım 2002 seçimleriyle ilgili bir gazete “siyasileri elinin tersiyle iten” sandık sonuçları karşısında şu başlığı atmıştı:
“ANADOLU İHTİLALİ”
Biliyorum erken olacak ama 31 mart gecesi EFESİNSESİ için muhtemel atacağım başlığı şimdiden sizlerle paylaşmak isterim.
“ SANDIKTA İRADE DEVRİMİ ”
Yaşanacak devrim sonrasını ise hep birlikte göreceğiz ...
İnanın kentim adına içim çok ama çok rahat.
Sizlerin de içi rahat olsun!
Çok güzel bir seçim olacak. Çoook!
Sevgiyle kalın.