BİR OY UĞRUNA
Kenti en iyi kim yönetir?
BİR OY UĞRUNA
Kenti en iyi kim yönetir?
Ben diyorum şu, sen diyorsun hayır bu.
Hiçbir güçten etkilenmeden kentine / insanına / doğasına kim sahip çıkar?
Ben diyorum bu, sen diyorsun o.
Kim bilimin ışığında yaşam kalitesini artırır, şeffaf, katılımcı yönetim sergiler?
Ben diyorum o sen hayır diyorsun bu.
Aranması / sorgulanması gereken bu soru değil midir yerel yöneticiyi seçerken…
5 yıllığına vekâlet verilecek bu ismi belirlerken / seçerken sergilenen seçmen
davranışlarına mı yanarsın, yoksa elindeki olanakları kullanarak seçmene “havuç”
sallayanın ruh haline mi?
Bir seçmeni kaçırmanın en kestirme yolu onu basite almak / aşağılamak / umut tacirliği
yapmak velhasıl o seçmeni “kullanmak” yok saymaktır.
Ve sadece Mart ayında umut tacirliği yaparak beş yıl anımsanmayan insanların önüne
sandık geleceği zaman “gel çalış “ demekte nedir Allah aşkına?
Bunun bedelini o şirket müdürü yarın rakamlar önüne geldiğinde nasıl açıklayacak?
Yapmayın etmeyin bu kentin kaynaklarını muhafaza edeceğiniz bir koltuk uğruna
heba etmeyin!
Bu tehlikeli bumerang yarın gelir sizi bulur.
Bu yöntemle seçim kazanamazsınız!...
Değer mi bir oy uğruna insanların umutlarıyla oynamaya
Değer mi bir oy uğruna kardeşin kardeşe / dostun dostuna gönül koymasına.
Tehditlere..
Mobinglere..
Zorla (size göre gönüllü) evine afişler astırttığınız insanları sanıyor musunuz oyunu da
size verir...
Onun önceliği ekmek
Onun önceliği çocuğunun geleceği
Değer mi bir oy uğruna seçmenin umutlarını sömürmek
SOSYAL MEDYA ÇAMURU
Sana oy vermeyeceğini söyleyenleri en insani hallerini fotoğraflayıp sosyal medyada
paylaşmak nedenli ahlaki, değer mi?
En yakın arkadaşına düşman kesilmek yakışır mı?
Eşini dostunu görmemezlikten gelmekte nedir?
Ne için?
Kim için?
Nasıl bir ruh halidir bu?
Bi rahat bırakın Allah aşkına insanları
Bana iletilenlerden yola çıkarak söylüyorum.
Üç aylık sözleşme süresi bitince o kişiye düşüreceğiniz ruh haline değer mi?
Yaptığın sözleşmeyle üç aylık bir iş için “kazanırsak bakarız” demek nasıl bir keyfiliktir.
Bu kurumlar hiç bir adayın çiftliği değildir.
Seçmenlerde içerisine dolduracak koyun hiç değildir
Yapmayın!
Ben sevgili şirket müdürünü nisan ayı öncesi buradan “şiddetle” uyarmış olayım!
Sen imza atma!
Sevgiyle kalın…
