KAYBEDEN NEDEN KAYBEDECEK?

KAYBEDEN NEDEN KAYBEDECEK?

• “Sensin… Sensin” diye alkışlayanlara aldanıp
  Kente yabancılaştığı için.
• “Entelektüel Başkan” sıfatı kazanayım derken “fenomen” olduğunu fark ettiğinde her şeyin çok geç kalmış olduğunu göremediği için.
• Samimi olayım derken sahte gülücükleri yüzüne zorla kondurmakta ısrar ettiği için.
• Kendisini özellikle dostlarının eleştirisine “hadi canım” diyerek gülümseyip tiye aldığı için.
• Başkan dediğin görünür olmalıydı.
  Doğruydu.
  Ama halka görünürlüğü tercih etmek yerine sanal dünyanın vazgeçilmezi olduğunu fark edemediği için.
• “Bizim Kız” imajını hızla terk edip “Güçlü Başkan” imajına geçtiği için.
• Telefonlara bakmayan / randevu vermeyen bir algıyı bile isteğe kıramadığı için.
• Hesap sorabilmenin yolunun önce hesap vermekten geçtiğini unuttuğu için.
• Demokratlığın “kendine demokrat” olduğunu sandığı için.
• Liyakati unutup görevlendirmelerde yasal hak ile etik kavramları birbirine karıştırdığı için.
• Daha güçlü, daha daha güçlü olayım derken siyaset çemberini daraltıp aile, çalışan, meslektaş kavramlarının kendisine avantaj sağlayacağını düşündüğü için.
• Muhalefette sattırmam dediklerini göreve geldikten sonra sattığı için.
• Yapılan onca yol vs güzel işleri teslim alırken iyice inceletemediği / irdeleyemediği için peşi sıra cadde ve sokakların patır patır döküldüğünü hayretle izlemek zorunda kaldığı için.
• Siyasi hırs ve ihtiras en yakınındakilere bile “illallah” dedirttiği için.
• “Güçlü Başkan” olmak için yol arkadaşlığı yaptıklarını her güçlendiğinde biraz daha ötelediği için.
• Rutin işlerin bile “yukardan” açılacak telefonlarla çözülmesinin yolunu kapayamadığın için
• Kuruma eleman alırken partiye üye zorunluluğu getirttiğin için
• Eleman alım listeni ihtiyaç ya da liyakat yerine oy sayısına indirgediği için
• Büyük sulara yelken açarken yerel halkın mutlu olmasını sağlamak yerine “asla vazgeçmem” diyerek insanlara samimiyetten uzak açıklamalar yaptığı için.
• Çalışanlar arasında verimliliği esas almak yerine kayırmacılığı öne çıkardığı için
• Kamunun parasını şatafata / afişlere / brandalara / medya dünyasına / kent yerine kişisel kariyere / siyasilerin isteklerine ayırmakta bir beis görmediği için
• Yapamadıklarını “özür dilerim yapamadım” diyemediği için.
• Kim Kim Kim söylemleriyle halktan kopuş bakışların ve anonslardaki Sayın ifadesinin üstenci dil olduğunu kavrayamamış bir reklam ekibiyle çalıştığı için.
• Başarılı bir başkanın kentin nerdeyse sokaklarına kadar her tarafı afişlerle donatmasının bir anlam ifade edeceğini anlayamadığı için
• Onca şatafatın… Ana caddelerdeki / Merkez Caddelerdeki / Sokaklardaki / Gazetelerdeki / Tv’lerdeki / Sosyal Medyalardaki reklam bedellerinin seçmen vicdanının kabul etmeyeceğini hissedemeyeceğini düşündüğü için  
• Şeffaf ve Hesap verebilirlikten uzak olduğu için
• Güzel başladığı birçok şeyin sonunu getiremediği için
• Yerel halka yaslanmak yerine Genel Merkeze yaslanmanın çözüm olacağına kandığı için
• Seçim öncesi projesinde olmayan işlere milyonlar harcadığı için
• Her karşı gelenin teknesini ters çevirmekten hoşlananlara kulak tıkamak yerine ön açtığı için
• Daha önce başkanlık yapan isimleri “kurtarıcı olarak” halka talep kar yapmayı başardığı için
• Meslek Odalarına ve STK seçimlerine karışma gafletine kendisinin de düştüğü için
• Kent Konseyi Seçimlerinde sivil darbe yaptırttığı için
• “Rekor oyla ittifaksız kazandık” dediği seçimde oy verenleri kendine oy vermiş sandığı için
• Bir dernek başkanına kişisel hırs ve kızgınlıktan dolayı derneğin yönetimine gereksiz müdahalede bulundurttuğu için
• Yönetimi paylaşmak yerine gücü kendinde toplama yönetim hastalığına kapıldığı için
• İşçilerle bayram havasında yapılması gereken sözleşmeyi gece yarısı oldubitti ye getirdiği için.