CHP'DE HAREKETLİ GÜNLER
Aldığın eğitim, bürokrasi geçmişin hepsinden önemlisi yaşadığın kentle ilgili hayallerin var... Öyleyse neden aday adayı olmuyorsunuz?

CHP'DE HAREKETLİ GÜNLER
EFESİNSESİ Yaklaşan yerel seçimler öncesi siyasetin nabzını tutmaya devam ediyor.
AK Parti’de aday adayları netleşti. CHP’ de mevcut başkan doğal aday olmakla birlikte şu sıralar Ankara’da “özel” çalışmalar yürütmeye devam ediyor.
Siyasette son dakika golleri çok olmuştur. Yine olabilir.
İlçede aday olur mu diye baktığınız isim bakmışsınız Ankara'daki “özel” çalışmalar sonuç vermiş…
Ve….
Anladınız!
Sıfır mı?
Evet “hayatın normal akışına göre sıfır” katılıyorum bende.
Ama dikkat edin! “normal akış” dedik.
Siyasette o kadar su sızıntısını içine çekecek çatlak var ki;
Yine de temkinli olmakta fayda var.
Her neyse…
Konumuz o değil.
Önceki dönemlerde CHP’ de söz sahibi olmuş.
Görev üstlendiği süreçte güzel işlere imza atmış bir isimle konuştum.
Konuşmamızın teması elbette siyasetti.
Düşüncelerini sordum.
Yaptıklarını anlattı.
Hayallerini dinledim.
Doğrusu kendisiyle (Belevi Belediye Başkanlığı yaptığı süreçte dahil) hiç bu kadar uzun sohbetim olmamıştı.
Ne yalan söyleyeyim.
Söylem akışı ve özgüveni hoşuma gitti.
Bu söylem akıcılığını ve birikimi hissedip te sormadan olmazdı.
Sordum.
Bu özgüven, aldığın eğitim, bürokrasi geçmişin hepsinden önemlisi yaşadığın kentle ilgili hayallerin varsa neden aday adayı olmuyorsun?
Üstelik CHP’lilik çizginde zikzak olmamış…
İsteseydin sende “karşı cepheden” bi kaç koltuk rahat alıverirdin.
“Partililiğimi tartışmam” diyorsun.
Tekrarladım.
Peki, neden aday olmuyorsunuz?
SELÇUK VARSA…
İç çekerek anlattı:
“ Başkanlık bir süreçle sınırlı, seçmenler tarafından adaya verdiği bir görevdir. Ben aday olursam 5 yılda Selçuk’ta müthiş şeyler olur. Siyaset iddia işidir. Ben iddialı bir insanım. Yalan ve dolan bilmem… Yaşlılarımız, engellilerimiz, kadınlarımız, çiftçilerimiz, esnafımız kısaca kentin her alandaki değişimi ve dönüşümü bambaşka olur.”
Devam etti…
“ Çevrenin korunması öncelikli bir konudur. Elbette çocukluğumuzda yüzdüğümüz Küçük Menderes dahil, tarihsel ve endemik bitkilerimiz, doğal güzelliklerimiz… Emeğe saygı, şeffaflık, STK ilişkileri çok ama çok farklı olur. Bize ait ne varsa her değerimize sahip çıkarız. İnadına Selçuk deriz! “
Devam etti…
“Selçuk ‘un sportif ve kültürel değerleri başta olmak üzere, tarım ve turizm sektörü gibi birçok dinamikleri ayağa kaldırmak şart!”
Ekledi… Ekledi…
Son noktayı koydu:
“ İddia ediyorum: 5 yılda Selçuk’ta tarih yazarız. Tarihte cesur insanları ve onların yönetim anlayışlarını yazsın! Demokratik ve laik değerleri muhafaza eden mutlu bir Selçuk halkı bunu hak ediyor!
Sevgili başkanla sohbetimiz hayli uzadı…
Ama derler ya…”siyasetçinin iyisi sorulanı değil kendi aklındakini aktarandır”
Ama az çok bu hamurda yoğrulduğum için sorumu tekrarladım.
Anlattıklarınız çok hoş sevgili başkan.
Sonuç?
Aday olacak mısınız? Cevap?
SON SÖZÜ
Parti hiyerarşisini ve Çamlık’ta yapılan muhtarlar toplantısı sonrası Ülgür’ün ‘aday değilim’ sözünü dikkate alarak yaşadığı aday adaylık sürecini anlattıktan sonra sorumun cevabını aldım.
“ Ben her zaman partimin ve partililerimin emrindeyim. Onlar bana teveccüh gösterir “görev senin” derse hiç düşünmem Selçuk’umuz için bu saygın görevi üstlenir, aday olurum.