ORADAYDIM
Mehmet Durmuş yazdı

ORADAYDIM
Dün Bağımsız Aday Hüseyin Vefa Ülgür’ün Seçim Ofisi açılışına katıldım.
Başlıklara / notlarıma geçmeden Selçuk halkının arkasında hiçbir siyasi kurum / güç olmadan partilerin oligarşisini yıkarcasına alanda yoğun bir katılım göstermesi bir Selçuklu olarak gelecek adına beni çok umutlandırdığını özellikle söylemek istiyorum.
Kolay değil ne yerelde ne de genelde iktidar olmayan, kendisini “kentine sahip çıkmak isteyenlere” emanet ederek yola çıkan Hüseyin Vefa Ülgür’e Selçuk Halkı dün o alanda karşılık verdi: SENİNLEYİZ…
Notlarımı aktaracağım. Ancak beni en çok heyecanlandıran / umudumu yeşerten Ülgür’ün “şeffaf belediyecilik ve katılımcı demokrasi” vurgusu oldu. Konuyla ilgili konuşmasındaki detayları yarın aktaracağım. Bu söylemlerini defterime altını çizerek “not ettim”. Ülgür’ün çok akılcı bulduğum bu hususun ana teması (başarırsa ülkeye model olur) yerel dinamikleri hayata geçirecek olması. Sözünde duracağına kalben inanıyorum. Ve şahsen takipçisi olacağımada söz veriyorum. Dedim ya! Benim yönetim modeli anlayışımla çok örtüşen gerçek “demokrasi” örneği.
Evet, düne dönelim…
Dün müthiş bir gündü…
Yerelde ilk halk ateşinin yakıldığı / dünü siyasi tarihimiz mutlaka yazacaktır. Böylesi bir benzer heyecanı 2014 yılında “yağmurda ıslanan ve o heyecanı yaşayan” biri olarak bunu gönül rahatlığıyla söylüyorum. Ve bir gazeteci arkadaşımızın dediği gibi Selçuklulara / 31 Marta tanıklık edeceklere “kendinizle gurur duyun!” diyorum.
…
Evet, gelelim Selçuk Halkının “her şeye” rağmen yoğun katılım gösterdiği alandan öne çıkan başlıklara:
Ülgür konuşmasına diğer adayların ofis açılışına gönderme yaptı. Alanı dolduran kalabalığa hitap ederek “Ben burada kimseleri saymayacağım” , “ eş-dost, arkadaş, Selçuklu… Burada biz bizeyiz” diyerek katılımcıları selamlayıp “hoş geldiniz” dedi. Pazarcı esnafını da pas geçmedi.
Ülgür yaklaşan yerel seçimlerin her zamanki bilindik seçimlerden olmadığının altını çizerek kendisinin 38 yıldır Cumhuriyet Halk Partisi çatısı altında siyaset yaptığını vurguladı.
Siyasi yaşamında önceliğinin Selçuk olduğunu örneklerle anlattı. Görev yaptığı dönem için koltuğunu siyasi argüman olarak kullanmadığını söyleyerek görev sürecini “Sizle dertlendim, sizle güçlendim, sizle beslendim” diye özetledi.
Konuşmasına önceki dönem CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile beş yıl önce aralarında geçen bir sohbeti aktardı. “Genel Başkanın isteğine ‘olur efendim’ dedik ve biz de geldik bir yol açtık” sözleriyle mevcut başkan Filiz Ceritoğlu Sengel’in adaylık sürecinin nasıl başladığını aktardı. O süreçte aday adayı olan diğer isimleride katarak hiçbir arkadaşının koltuğa tutunma / koltuğa çökme gibi bir dertlerinin olmadığını dile getirdi.” Bizim derdimiz hep memleket oldu” dedi.
Aradan geçen beş yıl sonrasında Selçuk’ta önemli eksiklerin oluştuğunu bu nedenle de “çiçek-böcek” söylemlerinin yerine kentin sorunlarına odaklanılması gerektiğini ve kendisine yöneltilen “neden bağımsız aday oldun” sorusuna karşılık iktidara namzet iki partinin mevcut adaylarının “neden aday gösterildiğini” asıl sorgulanması gereken hususun bu soru olduğunu belirtti. Siyasi partilerin asli görevlerinin kentin ve kent insanının sorunlarının çözülmesine yönelik olması gerektiğinin altını çizdi.
Her iki başkanın sorun çözmek yerine sorun yarattıklarını verdiği çeşitli örneklerle anlattı. Özellikle 2014 Haziran ayında İzmir Valiliğinde yapılan toplantıya önceki dönem Belediye Başkanın ( Dr. Zeynel Bakıcı) katıldığını söyleyerek ilk icraatının Şirince köyünün Selçuk Belediyesi’ne aktarılması gereken 36 adet tapunun 33’ünü…
Devamı yarın…
