En büyük engel zihinlerimizde...
Geçen günlerde yaşadığım bir olaydan bahsetmek istiyorum.
Erol Namdar
efestiyatrofestivali@gmail.com -En büyük engel zihinlerimizde...
Bazen bazı konularda toplumumuzun geriye doğru gittiğini düşünüyorum.
Çevreyi kirletmenin sıradan bir davranış olması gibi ya da topluluk içerisinde argo kelimelerle yüksek sesle konuşup diğerlerini rahatsız etmek gibi.
Ya da engelli vatandaşlarımıza karşı sergilediğimiz tutum gibi...
Engellilerin, bilhassa tekerlekli sandalye kullanan dostlarımızın geçebilmeleri için yapılan kasislere, rampa ya da görme engelli dostlarımız için yapılan sarı renkli çizgilere araç park etmekte üstümüze yok. Dahası uyarınca da kendilerini haklı görüyorlar.
Geçen günlerde yaşadığım bir olaydan bahsetmek istiyorum.
Selçuk’ta St. Jean yokuşuna çıkarken köşede süpermarketin orada tekerlekli sandalye kullanan dostlarımız için rampa oluşturulmuş. Sanıyorum geçtiğimiz yıllarda SELENDER Başkanlığı yapan Sayın Mehmet DURMUŞ abimizin ve Sayın Esat KÜÇÜKZEYBEK Bey’in çabaları sonucu belediyemiz tarafından ilçenin birçok yerine yapılmıştı bunlardan.
İşte o bahsettiğim rampanın hemen önüne, aracını park etti bir vatandaş.
Uyardım. "Aracınız rampa çıkışını kapatıyor" dedim.
Vay sen misin uyaran!
Uyarmamla beraber araçtan inmesiyle tehdidi yemem bir oldu.
Beni ne ilgilendirirmiş, engelliyse evinde oturmalıymış, sokağa çıkmamalıymış… Vs. vs.
Oysa çok bir şey istemiyorlar bizden.
Toplumla iç içe olmak, dışlanmamak ve birazcık da ilgi.
Takip ettiğim kadarıyla yeni göreve gelen Selçuk Engellilerini Destekleme Derneği Başkanı Sayın Ayşe AYTAV Hanım elinden geleni yapıyor sağ olsun.
Hepimizin aslında birer engelli adayı olduğumuzu unutmamalıyız. .
Sadece doğuştan değil sonradan da engelli olabiliriz.
Bir isimden daha söz etmek istiyorum kısaca:
Yakın zamanda tanıdığım ve yetenekli de bulduğum Zeynep kızımız var mesela..
Kendisiyle Efes M.Y. O.’nun tiyatrosunda tanıştık.
Hem Fransız kültürüne hayran hem de müziğin ritmine...
Çok da başarılı bir öğrenci.
Bakış açımızı değiştirmeliyiz, ellerinden tutup madden olmasa da manen destek olabiliriz.
Sıcak bir sarılmayla nice gönüller kanatlanıp uçar bilmeliyiz..
Sanatla, sporla, eğitimle, iş hayatıyla ve en önemlisi bir sohbetle yanlarında olmalıyız dostlarımızın. Belki de yeniden sağlığa kavuşmalarına sadece sıcacık bir tebessümle katkıda bulunuruz.
Neden olmasın?
Zihinlerimizdeki engelleri ortadan kaldıralım, zincirlerimizden kurtulalım ve bakış açımızı değiştirelim. Hayatı daha yaşanılası kılmak için...