Adana escort Alanya escort Anadolu yakası escort ankara escort Antalya escort Ataköy escort Avcılar escort Avrupa yakası escort Bahçelievler escort Bahçeşehir escort Bakırköy escort Başiktaş escort Beylikdüzü escort Bodrum escort Bursa escort Denizli escort Diyarbakır escort Esenyurt escort Eskişehir escort Etiler escort Fatih escort Gazinatep escort Halkalı escort istanbul escort İzmir escort İzmit escort Kadıköy escort Kayseri escort Kocaeli escort Konya escort Kurtköy escort Kuşadası escort Malatya escort Maltepe escort Mecidiyeköy escort Mersin escort Nişantaşı escort Pendik escort Muratpaşa escort Şirinevler escort Şişli escort Taksim escort Ümraniye escort ataşehir escort kartal escort
22 Mart 2024 - Cuma

S/ENGEL...

Bu bizim dernek olarak Belediye başkanınca ilk yok sayılışımızdı ama son olmadı!

Yazar - Ayşe Aytav
Okuma Süresi: 6 dk.
Ayşe Aytav

Ayşe Aytav

aytavayse@gmail.com -
Takip EtGoogle News

S/ENGEL...

Henüz bilmeyenler için açıklamak isterim Selçuk Engellilerini Destekleme Derneğinin Başkanıyım

Kendisi de engelli olmaktan başka, bu ilçede ömrünün son dört yılını tekerlekli sandalyede geçirmiş bir burger hastasının evladıyım. Hastalığı nedeniyle iki bacağını kaybeden babam Selçuk’ta bundan otuzbeş yıl önce aşamadığı bir yükselti nedeniyle tekerlekli sandalyeden düşerek başını betona çarpmış bir engelliydi. Çok acıdır ki aradan geçen onca zaman sonra engelliler hala erişime uygun olmayan yollarda ve kaldırımlarda düşebilmekte bu ilçede! Bu nedenle Selçuk’ta engelliler için gönül samimiyetiyle çabaladığımdam kimsenin şüphesi olmasın.

Dernek başkanı olarak son iki yılda yürüttüğümüz işleri ve bir belediye başkanı tarafından nasıl yok sayılmaya çalışıldığımızı anlatmak isterim. Yerel bir tv programından seçim sonrasında program konuğu olmam istendi fakat bu açıklamaları seçim öncesinde yapmanın daha yürekli bir davranış olacağına inanıyorum. Aynı zamanda dilerim anlatacaklarımın yerel yönetimde demokrasi kültürünün olması gereken normlara taşınmasına bir katkısı olsun.

SELENDER’e üye olduğumda 3 Aralık Dünya Engelliler Günü için bir farkındalık metni hazırlamıştım. O metni devlet hiyerarşisini gözeterek makam ziyaretleri ile Selçuk Kaymakamlığı’ndan başlayarak, Selçuk Belediye Başkanlığı, Ticaret Odası, SESO ve zamanla bazı STK ziyaretleri ile 100’er, 50’şer şekilde dağıttık. Vatandaşların okuyabilmesi için kurum/kuruluşların girişlerinde yer verilmesini hedefledik. Selçuk Belediye Başkanlığı hariç tüm kurum/kuruluşlar derneğimizin ziyaretini sosyal medya hesaplarından paylaştılar. Hemen her konu paylaşılırken neden bizim ziyaretimiz paylaşılmadı diye sorduğumda Başkan Yard. Başkan Hanımın çok yoğun olduğunu söylemişti bugün gibi hatırlıyorum. Oysa o gün Başkan kurumunda bir ay kalan stajyerinin ziyaretini paylaşıvermişti. Bir Belediye Başkanını her gün bir STK ziyaret etmiyordur öyle değil mi? Bu bizim dernek olarak Belediye başkanınca ilk yok sayılışımızdı ama son olmadı!

Yaklaşık bir saat kadar süren o ziyaretimizde çok güzel şeyler konuştuk. Adı Engelsiz Yaşam Merkezi olan binanın derneğimize tahsis edilmesini istedik. Başkan veremeyeceğini zira mülkün arsa tapusunda Kuşadası Belediyesinin hissesinin olduğunu söyledi. Yeni üyeydim ama dernek sözcüsü gibi “O durumu duydum dedim Başkanım! Kuşadası Belediyesinden bir randevu alarak hissesini derneğimize bağışlamasını isteyebiliriz. Böylece tahsiste sorun kalmaz“ Birden yüzü değişti Başkanın. “Ona da ben engel olurum” dedi. “oranın adını eşitlik merkezi koyduk, aynı zamanda kadın dayanışma da orada!” Bu gergin söylem üzerine ısrar edemedim ama “O zaman orada bizlere hobi kursları başlatın. Her geçişimde bakıyorum bomboş orası” dedim. “Engelliler orada olursa adına hizmet etmiş olur bina. Engelli aileler evlerinden çıkıp orada sosyalleşmiş ve yeşil alanda bir hava almış olurlar. Dut ağaçlarının altına açık hava mobilyaları koyulabilir. Amasra’da görmüştüm satranç oyunu için zemin boyamasıyla, plastik büyük satranç taşlarıyla alan hem engelliler hem de diğer vatandaşlar için bir cazibe merkezine dönüştürülebilir “dedim. Gülümseyerek dinleyen Başkan derneğimizin de üyesi personeline dönerek “Düşündüğü herşeyi aynaya bakar gibi Ayşe Hanım’dan dinliyorum”demişti. Konuştuklarımın benzerlerini hemen yakın olan 3 Aralık etkinliğinde mikrofonda halk huzurunda da tekrarlamıştım Engelsiz Yaşam Merkezinde. İstediğim gibi kurslar başladı çok şükür. Elbette o konuşmada teşekkürlerimizi sunduk emeği geçen herkese. Bakın şu işe ki sonraki etkinliklerde bir daha mikrofon şansım da olmadı SELENDER adına! Efesin Sesi’inde o konuşmayı yayınlamasını rica ediyorum.
(Konuşmayı izlemek için TIKLAYINIZ)

Bu görüşmeden sonra biz defalarca oda sorunumuzla ilgili randevu talebinde bulunsak da Başkan hanımdan dernek olarak tekrar randevu alamadık. Eğer engellilere hizmet edeceksek kimseye küsme, kırılma gibi bir lüksümüz olamaz anlayışı ile iki yılda yaklaşık on kez randevu talep ettik diyebilirim. Şu satırları yazarken bile konu tatsız olduğu için vaz mı geçsem diye düşündüğüm oldu. Fakat bilinmesi gerektiğine inanıyorum. Yaşananlar tek yazıda uzun olacağı için de yazıyı bir kaç bölüme ayırmaya karar verdim.

Dernek Başkanı olduktan sonra Belediyeye yazdığım ilk yazı, engelli ailelerinde ebeveynlerden birinin çalışsa birinin çocuğunun gözetimini yapmak zorunda olması nedeniyle diğer ailelerden ekonomik olarak %50 dezavantajlı oldukları girizgahıyla; Belediye iştirakli işletmelerde engellilere %50 indirim uygulanması konusunda olmuştu. İzmir İnciraltı Kent Ormanında bulunan Engelliler Merkezinde bu uygulama yıllardır yürütülüyor. Bir belediye bu hizmeti yapabiliyorsa mevzuat buna uygun demektir. Yazıyı Mer’i Mevzuat dikkate alınarak olumlu veya olumsuz gerekçeleriyle cevap verilmesi diye bitirdim. Ama herhangi bir cevap alamadım. Bu, Belediyece cevapsız kalan bir çok yazıdan ilkiydi. Oysa ki ister bir vatandaş dilekçesi olsun istese bir STK veya başka bir kurum yazısı olsun Devlette her yazıya cevap verilmesi gereği vardır.

Yazımın devamı kısmetse yarın... 

 

#
Yorumlar (1)
İsmail Dönmez
23.03.2024 12:42
Sayın başkan Filiz Ciritoğlu Sengel’den daha tutarlı ve pozitif bir yaklaşım beklerdik, Gerçi “S/engel olma , gölge etme başka ihsan istemez” de bir çözüm olabilir! Efesin gururu Selenderin ve Ayşe Aytav’ın özverili ve canla başla mücadeleleri süper!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.