PES DOĞRUSU BU KADARDA OLMAZ!

PES DOĞRUSU BU KADARDA OLMAZ!
Kendimi frenledim frenledim son anda patladım. Allahtan korkun emekliyi resmen dilenci haline soktular. Yazmayayım dedim dayanamadım Akpartili birisi olarak söylüyorum, yıllarca Refah Partisi, Fazilet Partisi ilçe başkanlığı yapan birisi olarak söylüyorum, aynı zamanda Akpartide ilçe bşk. yrd.görevinde bulunan birisi olarak söylüyorum Erbakan hocamız emekliye on bir ayda vermiş olduğu zammı nasıl verdi de  tüm emekliler o gün bu gündür bir daha öyle bir bereketlenmeyle karşı karşıya gelmediler. Bunun sırrı yönetende mi yönetilende mi? Elbet ki yönetende. O zaman nerede hata yapılıyor  diye sormak gerekiyor. Bu öz eleştiriyi ister dikkate alın ister almayın kardeşlik duygusunu ortaya koyarak bunları söylüyorum.. Teşkilatlarda bu tür görüşler dinlenmediği için acizane olarak burada zikretmek zorunda kaldım teşkilatta söylesem birileri rahatsız olacağından dolayı Selçuk ilçesi olarak söylemiyorum benim derdim millet vekilleri. Onlar genel başkanıma bu meseleleri Tayyip Erdoğanın il başkanlığı yaptığı dönemdeki gibi  yapmaları gerekiyor. Bu garip de o dönem ilçe başkanlığı yapıyordu o dönem nasıl ilçe başkanlığı yaptığımı bizim il teşkilatımız iyi bilir. Aynen öyle mücadele vermeleri gerekiyor. Millet vekillerinin genel başkanın yaptığı hatayı millet vekilleri sesli olarak kendilerine hiç çekinmeden söylersem beni milletvekili yapmaz, belediye başkanı yapmaz diye düşünürse o insandan hiç bir şey olmaz. O, gününü kurtarmanın peşinde olur. Yaşanan hadiselerin ana esası bundan kaynaklanıyor. Ben haksızlık karşısında mücadele verince aynen bu dediklerimi Akpartide yaşadım. Hocam döneminde de iktidardayken ilçe başkanlığı yaptığım dönemde yanlışların hep karşısında durdum. O dönem samimiyet vardı, dava anlayışı vardı, söylemle eylem birbirini tutması gerekiyordu. Maalesef  bu duyguyu Akpartide yaşayamadım. Beni bu partide tutan kara sevdam Tayyip Erdoğandı. Ona da ulaşma umudum kalmadığı için teşkilata gitmeme kararı aldım. Bölge milletvekillerimle aynı duyguyu maalesef yaşayamadığım için de iki milletvekilim hariç onlarda benim gibi sesini çıkaran teşkilatçılar değil, olsalar zaten millet vekili yapmazlar... Sonuç bölümüne gelirsem içi dava aşkıyla, hizmet aşkıyla yanan birisi olarak  Akpartiden meclis üyeliğine aday olsam kazanılacak yerden listeye koyarlar mı? Asla koymazlar. Neden acaba onu da dava aşkıyla  yandığını ortaya koyan arkadaşlara söylemek lazım. Nedenini de söyleyeyim ben meclis üyesi olursam geleceğin belediye başkanı olurmuşum. Tayyip Erdoğan gibi birdaha gitmezmişim. Çünkü her kesimle uyum halindeymişim. İyi işte bu bizim istediğimiz unsur değil mi? Evet ama bendeniz, kendi insanım da hata yapsa onu uyarırmışım, ona iltimas geçmezmişim. Tamam da benim inandığım ilke; iyilikleri kim yaparsa onu alırım, kötülükleri kim yaparsa onu terk ederim. Kendi adamım da olsa bu böyle. Geçtiğimiz yerel seçimlerde Akpartiden meclis üyeliğine adaylığımı koymuştum lakin listeye koymamışlardı. Ne hikmetse hiç tanımadığım insanlar listede vardı ben ise liste dışındaydım. Nedeni çok basit; yanlışların karşısında duran bir yapım var. Bu yanlışı yapan Reis de olsa karşısında duruyorum. Doğrularını da savunuyorum. Lakin beyler benim bu yapıma eyvallah demiyorlar, benim de eyvallahım yok. Doğru ne ise ondan yanayım. Reisin yanlış yaptığını yine söylüyorum. Merhum M.Akif'in dediği gibi: "
Yumuşak huylu isem kim demiş ki uysal koyunum,
Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum.
Kanayan bir yara gördümmü yanar ta ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim çifte yerim,
Adam aldırma geç git diyemem aldırırım,
Çiğnerim çiğnenirim hakkı tutar kaldırırım...
Sözün bittiği yer.
Saygı ve sevgilerimle Allah'a emanet olun. 
Adem YILMAZ