Adana escort Alanya escort Anadolu yakası escort ankara escort Antalya escort Ataköy escort Avcılar escort Avrupa yakası escort Bahçelievler escort Bahçeşehir escort Bakırköy escort Başiktaş escort Beylikdüzü escort Bodrum escort Bursa escort Denizli escort Diyarbakır escort Esenyurt escort Eskişehir escort Etiler escort Fatih escort Gazinatep escort Halkalı escort istanbul escort İzmir escort İzmit escort Kadıköy escort Kayseri escort Kocaeli escort Konya escort Kurtköy escort Kuşadası escort Malatya escort Maltepe escort Mecidiyeköy escort Mersin escort Nişantaşı escort Pendik escort Muratpaşa escort Şirinevler escort Şişli escort Taksim escort Ümraniye escort ataşehir escort kartal escort
28 Temmuz 2023 - Cuma

YAŞADIĞIMIZ ÇEVRE

Bir Selçuklu olarak temiz bir çevrede yaşamak istiyorum. Eminim tüm hemşerilerimiz de aynı dilekte birleşirler.

Yazar - Mehmet Ali Tıraş
Okuma Süresi: 3 dk.
Mehmet Ali Tıraş

Mehmet Ali Tıraş

mehmetalitiras@gmail.com -
Takip EtGoogle News

                               YAŞADIĞIMIZ  ÇEVRE

                Eskiden beri halk tarafından söylenen ve kuşaklar boyu süren bazı sözler vardır. “Aslan yattığı yerden belli olur.” “İmanın yarısı temizliktir.”  Vb. Zamanımıza kadar gelmiş olan bu sözlerin mutlaka önemi vardır.

                Temizlik ve temiz olmak, temiz çevrede yaşamak ne kadar güzel alışkanlıklar!

                Gelişmiş ve modern ülkelerde temiz çevrenin çok büyük önemi var. Yurt dışına giden insanımızın dönüşlerinde anlattığı izlenimleri dinleme fırsatı bulabildiniz mi? O ülkelerin sokakları, caddeleri parkları ve kamuya açık yerleri hakkında neler söylüyorlar.

                Bir de bizim yaşadığımız ortamlara ve alanlara bakalım. Parklarda veya caddelere konulan ve insanımızın oturması için yapılan banklara dikkat edelim. Kuruyemiş kabukları, plastik poşetler, sigara izmaritleri vs. Sanki oraya sizden başkası oturmayacak. Bırakılan pisliğin içinde –bir sonraki kişi veya kişiler-oturmaya içinde mahkum edilecek. Böyle medenilik olur mu? Böyle düşüncesizlik olur mu?

                Benim çocukluğumda nahiyemizde (Ortaklar 1950-1960 yılları) o tarihlerde kanalizasyon teşkilatı olmadığı için çamaşır ve bulaşık sularını sokağa döken evleri; belediye görevlisi uyarır ve tekrarında ceza yazardı. Bu iş için her evde zorunlu olan septik çukurlar kullanılırdı. Aradan 60 yıldan fazla geçmesine rağmen ilçemizde bile atık sular sokağa dökülüyor.

                Bir Selçuklu olarak temiz bir çevrede yaşamak istiyorum. Eminim tüm hemşerilerimiz de aynı dilekte birleşirler. Temiz sokaklar, temiz parklar, temiz caddeler ,temiz alanlar vs. Kim istemez temiz yerde yaşamayı ?

                “Efendim. Belediyenin temizlik işleri var. Her yeri temizlesinler.” Elbette o kardeşlerimiz her gün temizlik çalışmaları yapıyorlar. Hele cumartesi pazarı biter bitmez –sanki Pazar kurulmamış gibi- caddeleri tertemiz yapıyorlar. Onlara teşekkür ediyorum. Ancak bizler de o tertemiz yerleri kirletmeyelim.

                Okullarımızda neden “Çevre sağlığı ve Temizliği” dersi yok. Olması gerekir. Çünkü bu işe temelden başlamak gerekir diye düşünüyorum. Belediyemizin çevre sağlığı ve temizliği görevlilerine de sesleniyorum. Ara sıra ilçemizin kamuya açık yerlerini dolaşınız. Masa başından bu işler olmuyor. Yiyecek satan yerleri, fırınları, pastaneleri, mandıraları vb. yerleri sık sık denetleyiniz .Kurallara uymayanları uyarınız ve gerekirse cezalandırınız.  Gerektiğinde temiz ve istikrarlı olan esnafımızı takdir eden belgeleri kapılarına asınız. Bunu sadece göreviniz için değil ilçede yaşayan insanımız için yapınız.

                Anne ve babalar; bu konuda çocuklarımızı bilgilendirelim ve uyaralım. Hemşeriler olarak birbirimizi uyaralım.

                Kalın sağlıcakla.

mehmetalitiras@gmail. com

               

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.