BİR DAHA YAZALIM

BİR DAHA YAZALIM

                Yaklaşık 10-15 yıldan beri bazı konularda önerilerim oluyor. Yöneticiler okuyor mu yoksa okuyup kulak ardı mı ediyorlar ?bilemiyorum.Ancak ben yine de Selçuk halkından aldığım söylemler ve dilekler doğrultusunda yine yazmaya devam edeceğim.           

                Şu sıralar yazılı ve görsel basında kısaca olsa da değineceğim konunun haberlerini hayretle dinledim ve gördüm. Gıda maddelerinde “hile” konusu.

                Başta 27 firma zeytinyağlarında ,bal,sucuk,peynir,tereyağı vb. yiyeceklerde - insan sağlığına doğrudan zarar vermese bile – hileler yapıldığı tespit edilmiş. Bu olay yurt genelinde olan bir sorun. Acaba bizim güzel ilçemizde böyle bir sorun var mı ?             Vardır veya yoktur diyemeyiz. Çünkü yeterli tetkik ve laboratvuar incelemesi yapılmadan bir şey söylemek doğru olmaz.

                Bu iş en başta belediyemizin görevi. Çünkü halk sağlığı ile ilgili bir sorun. Diyorum ki; belediyemizde sanıyorum 4 tane Gıda Mühendisi var.Bunların girişimi ve belediyemizin desteği ile –çok teşkilatlı olmasa bile- bir Gıda Tetkik Labaratuvarı kurulabilir. Özellikle Pazar kurulduğu günlerde ; bu tür yiyecekleri satanların tezgahlarına gidilir ve incelenmek üzere birer parça alınır. İncelenir. Eğer “temiz” çıkarsa satıcının tezgahına “Kontrol edilmiştir” ibaresi konulur ve teşekkür edilir. Yok “bozuk-karışık” gibi olayla karşılanırsa ;ikaz edilir ve gereken işlem yapılır. Tekrarında ise Pazar yerinden men edilir veya işyeri bir müddet kapatılır. Özellikle dışarıdan gelen pazarcı esnafı; “Selçuk pazarına düzgün ve hilesiz mal götürmeliyim.Aksi halde işimden olurum.” Düşüncesiyle ayağını denk alır. Yanlış mı söyledim acaba ?

                Dedim ya. Bu konuyu daha önceleri de defalarca yazdım. Yetkililer; “Efendim ,nüfusumuz bilmem ne kadar olunca bakanlık izin veriyor.” diye gıyaben yanıt aldım.Bu halk sağlığı meselesi. Nüfusun ille de artması mı gerekir ?Eğer laboratuarınız yeterli olmazsa İzmir’e götürür tetkik ettirirsiniz.İnşallah bu konu dikkate alınır.

                Bir önemli konu daha yazmak istiyorum. Bendeniz Murat Akançay Caddesinde oturuyorum. Özellikle Cumartesi günleri evin önünde Trafik polisi görevi  yapıyorum. Yerli ve yabancı turist aracı duruyor ve soruyor. “Şirince’ye nasıl gideceğim ?Caddenin her iki tarafında da araçlar park etmiş.Bir araçlık geçiş alanı kalmış. Ben tarif ederken arkadan ve önden gelen araçlar basıyorlar kornalarını. Haklılar elbette.

                Diyorum ki; Kubilay,Murat Akançay ve Abuhayat caddelerinin başlarına yön levhası konulsa ve bu caddelerde –İlçe Trafik Komisyonu olarak- “Tek Yönlü Park” kararı alınsa ve uygulansa nasıl olur acaba? Takdir yetkililerin.

                Kalın sağlıcakla.